Konservatif ve Restoratif
Diş Hekimliği

Seramik dolgu çeşitlerinin uzun süre dayanabildiği ve estetik bir görünüm sağlayabildiği bilinmektedir. Bu açıdan faydalı olmakla birlikte seramik dolguların dezavantajları da merak edilmektedir.

​

Bu dolgu türünün en büyük dezavantajı, kompozit dolgu gibi diğer yöntemlere göre daha maliyetli olmasıdır. Hassas bir çalışma sürecinden geçilerek ve kişinin ağız yapısı en uygun şekilde taklit edilerek oluşturulan seramik dolgular diğer yöntemlere göre daha pahalıdır.

​

Seramik dolguların özellikle üstün bir estetik görünüm elde etmeyi amaçlaması ve son zamanların en popüler diş tedavi yöntemlerinden biri olması nedeniyle maliyetli olduğu söylenebilir.

​

Diş çürüğü, travma veya kanal tedavisi gibi etkenler nedeniyle dişlerde oluşan problemlerin çözümünde tercih edilen yöntemlerden biridir. Başlıca dezavantajı maliyeti olan seramik dolgular, konservatif ve restoratif diş tedavilerinde en çok kullanılan teknikler arasındadır.

​

Diş Çürüğü Nedir ve Nasıl Oluşur?

Diş çürüğü temel olarak ağızda bakterilerin oluşturduğu bakteri plaklarının bir sonucudur. Özellikle ağızda kalan unlu ve şekerli gıdaların artıklarından asit oluşabilir. Bu asitler diş yapısının doğal mineral dokusunu aşındırır ve diş minesinin bozulmasına neden olur. Bu süreç diş çürüğünün başlangıç evrelerini ve kavite adı verilen kavitelerin oluşumunu beraberinde getirir.

​

Öncelikle dış yüzeyde başlayan çürükler doğru tedaviler uygulanmadığı sürece ilerleyip diğer dişlere yayılabilir. Bu nedenle diş çürükleri bir an önce düşünülmeli ve tedavi edilmelidir. Konservatif ve restoratif diş tedavi aşamaları çürük diş tedavisinin en önemli yöntemleri arasındadır.

​

Diş Çürüğü Nasıl İlerler ve Belirtileri Nelerdir?

Diş çürükleri, doğrudan görülebilen boşlukların veya deliklerin varlığı ile tespit edilebilir. Ancak bu belirti dışında anlamanın çeşitli yolları da vardır. Örneğin görünürde bir sebep olmadan ortaya çıkan diş ağrıları ve diş normalden daha hassas bir yapıya sahiptir. Aynı şekilde soğuk veya sıcak içecekleri tüketirken dişte keskin veya hafif ağrı varlığına dikkat edilmelidir.

​

Diş çürüğü küçük bir bölgede başlayan ve bölgedeki bakteri yoğunluğundan dolayı tedavi edilmezse ilerleyen bir yapıya sahiptir. Bu nedenle bir dişteki çürüklere dikkat edilmesi diğer dişlerin korunması için gereklidir. Diş çürüğü belirtileri, konservatif ve restoratif diş tedavileri için önemli unsurlar olarak öne çıkmaktadır.

​

Diş Çürümesini Önlemek İçin Ne Yapılmalıdır?

Öncelikle dişlerin ve dişeti bölgesinin bakımını yapmak daha sonra oluşabilecek çürükleri önlemenin en iyi yöntemidir. Öncelikle herhangi bir sorunla karşılaşmamak için dişlere doğru bakımı uygulamak gerekir. Herhangi bir rahatsızlık durumunda beklemeden diş hekimine başvurmak önemlidir.

​

Dişlerinizi günde iki kez fırçalamak en önemli unsurlardan biridir. Ayrıca herhangi bir besin tüketiminden sonra ağzı çalkalamak da yemek artıklarının oluşmasını engellemek için yapılabilecek uygulamalardan biridir. Dişleri korumak için; Konservatif ve restoratif diş tedavilerine gerek kalmadan 6 ayda bir diş hekimine görünmek de önemlidir.

​

Diş Çürüğü Nasıl Tedavi Edilir?

Diş çürükleri tedavi edilmesi gereken hastalıklar olarak ön plana çıkmaktadır. En yaygın tedavi yöntemlerinden biri diş dolgusudur. Diş dolgusu ile dişin sağlıklı yapısının korunması amaçlanır. Sağlıklı dokunun çok az olduğu ve korunamadığı ileri evre diş çürüklerinde diş çekimi yapılabilir.

​

Günümüzde birçok diş tedavi yöntemi bu sorunların önüne geçebilmektedir. Diş çürüklerinin en güncel ve faydalı tedavi yöntemlerinden biri olan dolguların çok çeşitli olduğu bilinmektedir. Kompozit ve amalgam dolgular, özellikle seramik dolgular en çok tercih edilen çeşitler arasında sıralanabilir.

​

Kırık, Aşınmış veya Rengi Solmuş Kenar Dolguları Değiştirilmeli mi?

Herhangi bir şekilde hasar görmüş, kırılmış veya rengi bozulmuş dolgular değiştirilmelidir. Bunun nedeni artık yetersiz hale gelen dolgu alanının altında çürüğün tekrar oluşma ihtimalidir. Kırığın kenarlarından bakteri oluşumu daha fazla olacaktır.

Renkli dolgu çevresinde de aynı risk söz konusudur. Bu nedenle dolgunun onarılması veya yenilenmesi dişi koruma açısından çok önemlidir. Bakım ve yenileme süreçleri de konservatif ve restoratif diş tedavi uygulamalarının bir parçası olarak değerlendirilmelidir.

​

Amalgam Dolgular (Gümüş Dolgular) Kompozit Dolgularla (Beyaz Dolgular) Değiştirilmeli mi?

Günümüzde güncel dolgu türü olarak diş yapısını tamamlayan seramik ve kompozit benzeri dolgular tercih edilmektedir. Ancak amalgam dolgular da kullanılan yöntemlerden biri olarak sayılabilir. Bu aşamada çürük oluşumu yoksa veya kırık veya benzeri dolgu şikayeti yoksa amalgam dolguların değiştirilmemesi önerilir.

Özellikle küçük bir alan yerine geniş bir alana yapılan amalgam dolgular herhangi bir rahatsızlık vermiyorsa kullanıma devam edilebilir. Ancak renk farklılığından dolayı estetik bir şikayet varsa bunun kompozit dolgularla değiştirilmesi mümkündür. Kompozit dolgular eskisinden çok daha sağlam bir şekilde oluşturulur ve dişin her bölgesinde rahatlıkla kullanılabilir.

​

Amalgam Dolgular Zararlı mı?

Amalgam dolgular cıva içermesi nedeniyle tartışmalı bir dolgu çeşididir. Literatürde temelde iki farklı görüş vardır. Bir yandan zararlı olduğu iddia edilirken diğer yandan içerdiği cıvanın deniz ürünleri ile vücudumuza alınan cıvaya göre çok daha az olduğu iddia ediliyor.

​

Bu nedenle Dünya Dişhekimleri Birliği tarafından belirli referanslar sunulmaktadır. Aynı zamanda Türk Diş Hekimleri Birliği tarafından konu ile ilgili bir açıklama yapıldı.

Bu açıklamalara online olarak kolayca ulaşabilirsiniz.

​

Amalgam dolgular renk farklılığı ve bu tartışmalardan dolayı kullanım yoğunluğunu kompozit dolgulara bırakmıştır.

​

Kompozit dolgular eskisinden çok daha kullanışlı ve dayanıklı bir şekilde üretildikleri için rahatlıkla tercih edilebilirler. Özellikle konservatif ve restoratif diş tedavi süreçlerinde en çok kullanılan dolgu çeşitleri; kompozit, seramik ve amalgam dolgular gibi çeşitleri bulunmaktadır.